Dakika 1 GoooooL 1 :D

Herkese selamlarr..

Dakika 1 GoooooL 1 :D

31 ARALIK 2014 - İzmir/ İstanbul karayolu...

Daha yola adımımızı atar atmaz 1-0 yenik başladık maça :D Gol geliyorum demeden Akhisar-Balıkesir yolunda bizi büyük bir çoşkuyla karşıladı...

Arkadaşlar, normalde geçen sene Muzaffer ile başladığımız 2sefil.blogspot.com adresimizin devamı niteliğinde olan 2sefil2 ye, bu sefer Mehmet ile birlikte ''bir süreliğine Peruya yerleşmek ve hayallerimizin içinde olduğumuzu hissetmek'' adına yola çıkmıştık. Peru notlarının yer alacağı 2sefil2 blogumuzu da uçağa bindiğimiz andan itibaren yazmaya başlayacaktık. Fakat evdeki hesap çarşıya uymayınca ve 2014' ün son saatlerini, Metro Turizm'in İzmir-İstanbul seferini yapan otobüsündeki ufacık ekrandan Yılbaşı özel programını izleyerek geçirdiğimize şahit olunca anladık ki maç daha yeni başladı ... :))

Başımıza gelen bu trajikomik olayı sizlerle paylaşalım istedik :D


30 Aralık gecesini 31 ine bağlayan gece bütün sevdiklerimizin sevgi dolu uğurlamalarıyla attık kendimizi otobüse. Yol 8 saat, yani sabah 8 saatlerinde İstanbul'da inecek, eşi dostu gün içinde ziyaret edip 19:30 da İstanbul-Madrid uçağına kendimizi atacaktık.... Sonra veerr elinii PERUU! Tabi planlar böyleydi :D

İzmirden yola çıkar çıkmaz günlerin koşturmacasının vermiş olduğu yorgunlukla anında uyumuşuzZzzZz..
Gece saat 3 suları gözümüzü bir araladık her yer bembeyaz :) Önce ufak bir mola verdik sanırken tekrardan kapadık gözlerimizi günün yorgunluğuna, meğerse bu ufak mola bizi buraya 12 saat kilitleyen bekleyişin ilk dakikalarıymış :D Nerden bilelim !

Şimdi hiç demeyin vayy efendim hava durumuna bakmadınız mı veya neden uçakla gitmediniz bla blaa blaaa :)) Bakmadık daa.. gitmedik dee.. Zaten 28 Aralıkta sürpriz ve ani bir kararla almışız Güney Amerika biletlerimizi, uçuşa var 4 gün, kafamızda bi dünya yapılacaklar listesi falandı derken son gün geldi aldık İstanbula 2 bilet, sadece tercihler bu yönde gelişti :)

Sabah bir kalktık kimi uyanmış kimi hala uykuda (bütün otobüs de uykucu çıktı bu arada) herhalde karın verdiği sersemlik bu derken meğer İzmir-İstanbul karayolu kar nedeniyle kapanmış. Bir de üstüne Balıkesir yolunda iki tır devrilip yolu kapayınca ne kurtarma ekipleri gelebiliyor ne de konvoy ilerliyor. Hemen üstümüze aldık montları attık kendimizi otobüsten aşağıya.. Dışarısı buz..

Kimi çiğ yumurtaları almış kırıp kırıp içiyor, aynı zamanda mahsur kaldık protein protein diye gözümüze sokup bize ikram ediyor :D Kimi tır şoförleri de yolun ilerisindeki arkadaşlarıyla konuşup valla 2 gün açılmaz bu yol deyip milleti galeyana getiriyor,bir de üstüne Laz bir Abimiz '' ben gideyrum pi şekilde yolumu bulurum '' deyip kendini yollara vurunca, Dedik Peru uçağını kaçıracağız :D 3 Koreli turist de şaşkınlıkla olup bitene anlam vermeye çalışıyor. Yani anlayacağınız rengarenk kişiliklerle dolu bir otobüs. Vardır bunda da bir hayır derken... saatler saatleri kovalarken zaman geçiyor... Gülsek miii Üzülsek miii :D .

Bizde de öyle bir yük var ki hani olmasa vuracağız kendimizi yollara bi şekilde otostop motostop derken, kendimizi atmaya çalışacağız İzmir Havalimanına ama nafile beklemekten başka çaremiz yok heryer diz boyu kar ne gelen araba var ne giden, sıkıştık kaldık. Allah'tan otobüste sürekli kalerüferler çalıştı da en azından diğer mağdur insanlar gibi soğukta kalmadık.

Tabi bu süre zarfında arada jandarma belediye vs gibi ekipler gelip yer yer kumanya dağıtıyor. Çocuklu bebekli aileleri bi şekilde alıp karşı şeritten karayolları misafirhanelerine falan taşıyor tabi biz mecbur beklemeceye devam..

Sıkışıp kaldığımız yerde yaklaşık 12 saat bekledikten sonra nihayet yan yolu ayıran refüş kurtarma ekipleri tarafından açılıyor da sıra sıra araçları tekrar yan yoldan İzmir istikametine yönlendiriyorlar ve bir nevi kaldığımız yola devam edebiliyoruz ama farklı bir güzergah Soma üzerinden.

Offfff. Saat olmuş ikindin 15:00 belli uçak kaçacak ve yapacak hiçbirşey yok. Telefonlar bile bir çekiyor bir çekmiyor. Vee unutmayalım ki bugün yılbaşı :)) Herkes akşama hazırlanırken, biz Peru uçağında Atlantik okyanusu semalarında girmeyi düşündüğümüz yeni yıla malesef ki İzmir-İstanbul karayolunda uçaklarını kaçırmış, saatlerce karda aç susuz mahsur kalmış, koltuk arkası yarım yamalak çeken küçücük tv ekranlarından yılbaşı özel programlarını izlerken buluyoruz kendimizi :D Vee hoşgeldinn 2015 :D Daha önce ikimizin de tecrübe etmediği farklı mı farklı aynı zamanda unutulmayacak bir yeni yıla giriş oldu herikimiz içinde! :)) ve sonrası hayırlısı olsun deyip bakıyoruz keyfimize :) 25 saatin sonunda ancak varabiliyoruz İstanbula...

1 Ocak 2015 ..... İstanbul

Sevgili Dostumuz ve Kuzenim Yaseminin yanında kalıp neler yapabileceğimizin hesaplarını kurarken ilk iş direk THY genel müdürlüğüne gidip derdimizi anlatmak oluyor. İstanbul - Madrid uçağımız THY' dan.

THY Genel Müdürlüğünün girişindeki Güvenlik arkadaşlara yaşadıklarımızın özetini geçiyoruz ve bir yetkili ile konuşmamız gerektiğini söylüyoruz. Sağolsunlar güzel bir yaklaşım ile bizi başka bir binaya yönlendirip gideceğimiz yere kadarda eşlik ediyorlar. İçerdeki Güvenlik arkadaşada yetkili biriyle konuşmak istediğimizi bildirip bekliyoruz kapıda. Bir bayan bize doğru yaklaşıyor. Selamlaştıktan sonra başımıza gelenleri başlıyoruz anlatmaya...

Elimizde olmayan doğal hava muhalefeti nedeniyle yolda mahsur kaldığımızı ve sonucunda uçağı kaçırdığımızı, zaten cebimizde çok sınırlı imkanlar ile yola çıktığımızı bir daha bu kadar bilet parası ödeyemeyeceğimizi, özetleyip nasıl bir yol izlememiz gerektiğini soruyoruz.

Yetkili Bayan, sıcak bir karşılama ile bizi misafir bekleme salonuna davet ediyor. Yılbaşı arifesinde gerçekleşen üzücü durumu haberlerde 2 gündür izlediklerini belirtip içten geçmiş olsun dileklerini sunuyor ve biletlerimizi istiyor. 10-15 dakika kadar Mehmetle heyecanlı bir şekilde sonucun ne olacağını merak ediyoruz.

Ve elinde biletler ile birlikte tekrar odaya giriyor. Biletleri incelediklerini fakat bu uçuşun kendilerine değil Air Europa ya ait bir uçuş olduğunu ve Air Europanın İstanbul - Madrid(THY) uçuşu için Türkiyeden Peruya gidecek yolcularına THY ından koltuk hakkı aldıklarını ve uçuşun tamamının Air Europa ya ait olduğu için malesef bize yardımcı olamayacaklarını söylüyor. :/ Tabi büyük bir şaşkınlık :D

Kısa bir şoktan sonra hemen Air Europanın Türkiyede temsilciliği olup olmadığını soruyoruz ve internetimiz olmadığı için adreslerini istiyoruz. Adresi öğrenir öğrenmezde hemen Harbiyede ki Air Europanın Türkiyede ki tek temsilciliğinin yolunu tutuyoruz. Ve 2. şok 1 ocak nedeniyle kapalı! Tabi aklımızda bir dünya soru işareti bugünün 1 Ocak olduğunu atlamışız yapıcak birşey yok eve dönüyoruz ve ertesi günü bekliyoruz.

2 OCAK 2015... iSTANBUL

Yer Harbiye, Adresi sora sora Air Europanın Türkiye Temsilciliğini buluyoruz. Aynı hikayeler yine başlıyor... Elimizde Metro Turizmden İstanbula vardığımız anda merkezlerinden aldığımız yazılı kaşeli orda olduğumuzu belirten belge ile birlikte biletlerimizide uzatarak baştan sona yaşadıklarımızı yetkili arkadaşa izah ediyoruz.

Kısa bir bilet kontrolünden sonra durumu Air Europaya yazacaklarını ve bize sonucu bildireceklerini söylüyorlar. Tekrardan İzmire dönüp merakla sonucu bekliyoruz. Ve beklenen haber 4 Ocakta geliyor. Air Europa'nın Türkiye temsilciliğindeki yetkili arkadaş Air Europa'nın bilet değişimide dahil duruma red cevabı verdiklerini ve birşey yapamayacaklarını söylüyorlar. 7 bin küsür liramızın çöpe gittiğini öğrendiğimiz an tabi bizde 3. şok ve umutlar tükenmeye başlıyor...

Neler yapabileceğimizi düşünüp taşındıktan sonra hemen Karayolları Genel Müdürlüğüne gidiyoruz ve 30 Aralığı 31 Aralığa bağlayan gece biz yola çıktıktan kısa bir süre sonra gece 3 te İzmir - Balıkesir yolunun aşırı kar yağışı ve üstüne çift şeritte meydana gelen trafik kazası nedeniyle yolların kapandığına dair imzalı belge alıp eve dönüyoruz.

Ertesi gün yeminli tercümana giderek elimizdeki Metro Turizmden ve Karayolları Müdürlüğünden aldığımız imzalı kaşeli belgeleri ingilizceye çevirtiyoruz. Fotoğraf ve iyi bir İngilizce ile yazılmış başımıza gelen olayları(Dostlarımız sağolsun) yeminli tercüman çevirisi ekli dosyalarımızın bulunduğu belgeler ile birlikte Air Europa'nın resmi sitelerinde gördüğümüz iletişim maillerine gönderiyoruz. Veee Uzuunnn bir bekleyiş.

10 gün geçmesine rağmen olumlu veya olumsuz hiç bir cevap gelmiyor. Bu sırada BİMER ve Türkiye Sivil Havacılık Genel Müdürlüğüde dahil olmak üzere heryere mail gönderip burdan neler yapabileğimizi öğrenmeye çalışıyoruz fakat elle tutulur hiç bir umut görünmüyor. Olay tamamen Air Europa'nın insiyatifine kalmış durumda ve Air Europa İspanya merkezli bir havayolu.

Uzun bekleyişler devam ediyor. Acaba maili görmedilermi diye ara ara aynı maili tekrar tekrar iletişim adreslerine göndermeye devam ettik ve 15 gün geçti. Sonuçta attıkları tek mail ''Sayın müşteri mailiniz inceleniyor en yakın zamanda dönüş yapılacak.''

Günlerce bekliyoruz ama Adamlardan olumlu veya olumsuz hiç bir cevap yok. Hani deseler ''vermiyoruz biz uçakları zamanında kaldırdık sorun bizi bağlamaz '' bu bile yeter tamam diyip yolumuza bakacağız ama oda yok :D En son İspanya Sivil Havacılık Genel Müdürlüğüne kısa bir özet geçip müşteri olduğumuz halde Air Europadan olumlu veya olumsuz günler geçmesine rağmen bir dönüş olmadığını belirtir kısa bir mail gönderiyoruz. Yine günler sonra onlarda yardımcı olamayacaklarını söyleyip birde üstüne havacılık kurallarını paslıyorlar bize :D Adamlar anlamıyor, bizim derdimiz OLUMSUZ 'da olsa sadece bir cevap... Yolumuza bakalım. Bu kadar zormu Hayır veya Evet demek.

Veee 1 aya yakın bir süredir hala bize cevap gelmemesi üzerine Facebook sayfalarıda dahil İletişim adreslerindeki bütün mail adreslerine tekrar tekrar her gün neden cevap verilmediğine dair 10 larca gönderdiğimiz mailin ardından 3 Şubat 2015, umutların artık tamamen tükenmeye başladığı gün gelen bir mail '' belli bir bilet değişim cezası ödememiz halinde tekrar bilet modifiyesine gidebilecekleri yazılı bir mail '' tekrar içimizdeki kıvılcımı alevlendiriyor ve hemen Türkiye temsilciliklerine ulaşıp durumu açıklayıp 2-3 gün içinde full modifiyeli Peru biletlerimize kavuşuyoruz :)

İşte şimdi tekrardan Hayallerimizin içinde olduğumuzu hissettiğimiz, yolculuğa nihayet yelken açabilecek ve sonucu ne olursa olsun deneme şansını yaşayıp görebileceğimiz sonrası bilinmez bir yol...

Bundan sonraki yazılarımızı Peru üzerinden gelişmelere yönelik paylaşmaya devam edeceğiz.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder